beşten beşe, tatlı neşe. güzel gülüşe, mutlu yaşa.. ne uzun ne kısa, gönülde ne ise, üstüne yok yasa, tebrikler edilir. her şey gönlünce olsun, gönlünce…

hani.. var mı? hatıranda güzel bir anı tekrar yaşamak istediğin. aynı duygular, her detayıyla yok mu çocukluğunla konuşmak istediğin? güzel duygular içinde kal. sana ve…

önemli günlere, mutlu anlara, yüzde tebessüme bir kala. sen gülünce, mutlu olanlara, bahane bulanlara, görüşmeye bir kala.. çıkmazın içinden çıkmaya bir kala. adım atmaya cesaret…

kim geldi, kim gördü beni bu gecede. yanlışım, yanlızım bilmeceler de. gündüzü geceden ayıramıyorum. içmeden sarhoşluk, ayılamıyorum.. gündüzsün, gecesin. bilmem ki kaç hecesin. okuduğum farklı,…

yoktu yağmurdan geceye bir söz. imkansızlar ertesi, bulamadık karşımızda mutlu bir yüz.. artık yolunu bulur iyileşen kalbin. bizimkisi dertlerine muhtaç, şen kalbim.. sen gözlerimin rengi.…

kapalı olmalı, bu kadar sosyallik fazla geliyor. çok ayrıntı var. sanki beden istirahate geçmiş, gönül dünyayı geziyor.. bir yolcu için fazla mola veriyorsun. dinlenmek güzel…

her şey hazır ama nerede huzur. biraz emek, az ekmek, çok şükür.. o yari bekleyen sözüm. akıp akıp kuruyan iki gözüm. size de ne denir…

yanakların pilav olmuş üstü fasülye. iftardan sahura kendini tut az ye.. sonra konuşuruz, şimdi yemek vakti. hayırda yarışırız, şimdi yemek vakti..

yanılma payı sıfırmış gibi hep tarzımız. yanıldık. anlamadık. düşünmedik. bu da bitmeyen odunsu arzımız.. muafiyet.. husumet..

bize yabancı sahilleri, denizi ve kokusunu özlemişiz. yangın alarmına basmışlar gibi sosyal hayatı terketmişiz. tatbikat deyip önemsemeyenlerde var tabi. “virüs diye bir şey olsa görürdük.…