Mindblown: a blog about philosophy.

pek düşman yok. az işler çok..

Birgün karşına çıkarda yolcu, kim olduğunu anlamadan sehir defterini karalarsın.. yağmuru bekliyoruz.. hayırlısı.. bir yaprak düşmeye başladı. gözlerim takipte, gönülde bir ezgi, susabilirdi. aşk dedi aşkı bilmeden yolcu, gönlünü duymak için susabilirdi. kendinde olmayanı bilen, bilmeyeni görünce susabilirdi. mutluysan gülümse, kızgınken de susabilirdi. hiç dinlemedin ki, işine gelmedi dimi, sesimi duymak istemedin. vakit çok geç…

yarın bir gün daha oldu.. nasip..

unuttuk mu? üşendik mi? yar orada bir yerde. yokluğuna alıştık mı?. aslını bilmeden resmini çizdiğinde, kalp kırıklığı olur karşılaştığın manzara. gölgesinde gördüğünü sevme demiyorum. sevmek ve sevilmek, anlaşmalı münazara..

halim olan başka, selim olan aşka vurdum duymaz. gül desen gülecek gönüle, mutluluk yanaşmaz..

olmazlar kalsa da gönlüme, avare yollarda bulunmak bile hoştu. sahilden esen rüzgarın peşine, yarim İstanbul’ a aldanmak bile hoştu. gidiyoruz ama uzun ince yol bitmek üzere sanki. hani gündüz hani gece rüyalar bizi terketmek üzere sanki..

yanlış kapının doğru anahtarı olmalı, sev deyince gönül akıl aşka inanmalı..

yanlışlarım ara sıra gözüme batıyor. düzeltmek kolay ama kök nedende yalnızlık yatıyor. serbest kaldık sanki her türlü kuraldan. rahatımızı bozacak diye uzağız halimizi sorandan.. bayramdan bayrama, görüş günü var ama, sen ara sor yine, belli olmaz kim kalacak yarına.. birşeyler yanlış ama gereksiz de uyanış..

sessizliğe ikamet eden gönülde yorgunluğa ne çare. alıştıra alıştıra söylese de hayat. kalkamadık yerimizden yürümeye ne çare.. 06.04.2023 şaka gibi ama değilmiş. zalim bizimle eğlenmiş. yak bir sigara dumanı benden uzak olsun. sen keyiflen alası demim olsun..

burada kimse kalmadı, sessizlik var imalı.. uykular yarım. sarhoşuz yalnızlığa teslim olalı..